Klinik Psikolog Gizem Savruk


Öfke, genellikle size ve başkalarına zarar verebilecek tehlikeli veya “kötü” bir duygu olarak algılanır. Bu nedenle, birçok insan öfkeden korkuyor ve insanlara onu bastırmak, gizli tutmak için ellerinden geleni yapmaları söyleniyor.

Öfke İyi, Kötü Ya Da Yanlış Değildir!

Duygular iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış değildir. Tüm insanların öfkelerini ve üzüntülerini ifade etmeleri sağlıklıdır. Her iki duyguya da ihtiyacımız vardır. Duygular, bize önemli bilgiler sağlarlar. Öfkeli hissettiğimizde ve bunu ciddiye almadığımızda ya da hissetmek için yeterince yer açmadığımızda (bunu ifade etmekten çok farklıdır), kendimizi terk ederiz ve kendimizi bu şekilde terk ettiğimizde, öfkeyi başka birine ya da bir şeye yöneltebiliriz. Ayrıca öfkeyi bastırabiliriz; bu da aşırı veya yetersiz yemek yeme, alkol veya diğer uyuşturucuları kötüye kullanma, saatlerce uyuklama, TV veya video oyunlarına dalma ve diğer kendini sabote edici davranışlar olarak yeniden ortaya çıkabilir.

Öfkemizden En İyi Şekilde Yararlanmak

Duyguların yaptığı budur. Dünyanın üzerimizdeki etkisi hakkında bizi bilgilendirir ve bunu işlememize yardımcı olurlar. Bir duyguyu hissetmek onu ifade etmekten çok farklıdır. Dahası, duyguyu ifade etmenin bazı yolları diğerlerinden daha sağlıklıdır. Öfke hissetmek içsel bir süreçtir; içimizde gerçekleşir ve zaman zaman büyük ve bunaltıcı hissedebiliriz. Ancak yine de öfke ortaya çıktığında bunun bir nedeni vardır. Bedeninize dikkat edin. Duygunun somutlaşmış deneyimini takip edin. Öfkenin beraberinde bir mesaj getirdiğini göreceksiniz. Size ne anlatmaya çalışıyor? Birisi bir sınırı mı ihlal etti? Dünya genelinde bir adaletsizlik mi fark ediyorsunuz? Bu noktadan sonra duraklamak önemlidir. Öfkeli hissettikten sonra bunu ifade etmek için acele etmek başkalarına, kendinize veya cansız nesnelere zarar verebilir (örneğin telefonunuzu duvara fırlatmak gibi.) Burada tarif ettiğim şey kulağa zor bir iş gibi gelebilir ve öyle de. Duyguları anlamayı deneyimlemek, pratik yapmak bu süreçte çok kıymetli.

Öfke ile Kalabilmeyi Öğrenmek

İçinizdeki yangın alev alev yanarken, o anda duraklamanın zor olduğunu biliyorum. Ancak, bu yapılabilir ve duygularınızı fark etmek ve üzerinde düşünmek için duraklamak, onları ezmekten, onlardan uzaklaşmaktan veya inkar etmekten çok farklıdır. Duraklamayı geliştirmeye yardımcı olması için beden duyumlarınızdan yararlanabiliriz. Derin nefesler alıp dikkatimizi bedenimize verebiliriz. Öfkeyle birlikte oturabilir, o anda öfkelenmek yerine onun nüanslarını fark edebilirseniz, bu size karar vermeniz için alan ve zaman yaratacaktır.

Öfke Bazen De İkincil Duygu Olabilir!

Hakkımız yendiğinde, sınırlarımız ihlal edildiğinde öfkelenebiliriz. Bu doğal bir duygu. Bazen de bu durumlar dışında da kendimizi öfkeli hissedebiliriz. Bu anlarda öfkemizin altında başka duygular olabilir. Çocukluğunuzdan beri ağlamanın zayıflık olduğunu mutlaka bir yerlerden duymuşuzdur. “bebek olma, ağlama” gibi laflarla karşılaşmışızdır ya da. Endişeli veya üzgün hissettiğimiz için utanmış veya geçersiz kılınmış olabileceğimiz anılar vardır bir yerlerde. Öfke; toplumumuzda korku, utanç, üzüntü, suçluluktan daha fazla kabul görür. Hatta öfkeli olduğumuzda kazancımız bile olabilir (daha ciddiye alınmak, karşı tarafın daha ılıman davranması vb.). Böyle olunca bu zor duyguları bastırıp öfkeyle maskeleriz.

Yaralanmış olabilirsiniz ve kendinizi korumak isteyebilirsiniz, böyle anlarda kendinizi korumak için öfkelenip gardınızı alabilirsiniz. Bu gardı düşürmek zordur. İnsanlara gerçekten nasıl hissettiğinizi gösterirseniz, başkalarının savunmasızlığınızdan yararlanmasından endişe duyabilirsiniz. Bir yandan aldığınız gardınız belki size bir şeyler kaybettiriyor olabilir.

Böyle durumlarda fark etmeye çalışın. “Öfkenizin altında hangi duygular var?”.